Çok yangın gördüm
Gerek gazeteci olarak, gerek AFAD eğitimi tamamlamış bir gönüllü olarak..
Bu yangınlardan hayatım boyunca unutamayacağım ve bende derin izler bırakan ilk üç 2021 Muğla Marmaris yangınları, 2025 Seferihisar yangınları, 2009 Seferihisar yangınları…
Bana hiç kimse bu yangınların iklim krizi, küresel ısınma, yok cam parçası, mangal ateşi falan demesin.
Bile bile yaktılar!
Kimsiniz bilmiyorum ama açıklayın kendinizi, bilelim vatan hainlerini
Şimdi diğer yangınları ve tanık olduklarımı başka bir zamana bırakıyorum.
29 Haziran Pazar günü Seferihisar’da başlayıp üç gün süren yangınlardan söz etmek istiyorum.
Eş zamanlı olarak Orhanlı, Sığacık, Akarca, Ulamış, Gözsüzler, Turabiye’de 12 ayrı noktada yangın ihbarı düştü
Ve en rüzgarlı havada. Fırtına da
Sönmesin diye…
Ne var bizim Seferihisar’ın altında ya da üstünde bilmediğimiz bir maden mi? Ya da bildiğimiz maden mi?
Ne yapacaksınız, niye yakıyorsunuz?
2009’da yaktınız, daha yeni yeşerttik, bebek gibi o doğayı
Şimdi tabiki bunlar senin iddiaların diyeceksiniz,
Tamam..
Var mı benden farklı düşünen yazsın lütfen yorumlara
Tam bir yere müdahale ediliyor, hop öbür taraf yanıyor. Biri bitmeden diğeri başlıyor
“Kozalak patladı sıçradı. Domuz yanınca koşa koşa yangını dağıttı.”
Hadi ya..
Bu Kozalak kaç km patlıyor, ya da bu domuz kaç km yanarak hayatta kalabiliyor
Ömür beldesindeki yangın nasıl Ürkmez Kırdağ’a sıçrar. Hele de rüzgar ters yönden eserken..
İnsanların evleri gitti. Bin bir türlü canlı gitti.
Canımız yanıyor canımız
Bu yangınları çıkaranlar size soruyorum.
Jeotermal tesis mi yapacaksınız, maden mi arayacaksınız, villa mı dikeceksiniz?
Çok beklersiniz
Tekrar ekeceğiz, tekrar yaşatacağız doğayı, tekrar tarıma destek vereceğiz
Biz size rağmen doğanın, yeşilin peşini bırakmayacağız
Asla pes etmeyeceğiz
Bakın el birliği ile yaralarımızı nasıl hızlı saracağız
Canım hemşehrilerim hepimize geçmiş olsun. Biriz beraberiz. Her şeyin üstesinden elle geleceğiz
Saygılarımla
Sevil Ege
